Okul notu eklenince: 500 puan ve üstünde alanların sayısı 21 bin 685 oluyor

2024 Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) 9 şampiyonu var. Bu öğrenciler sınavda gösterdikleri performansa göre 500 tam puan alıyor. Ama okul notları eklendiğinde şampiyonların sayısı da katlanıyor. 510 puan ve üzerinde olanların sayısı 21 bin 685 oluyor.

Örneğin TYT’de bir şampiyon varken, okul notunun eklendiği yerleştirme puanına göre 510 ve üzerinde puana sahip olan aday sayısı bu kez 12 bin 996’ya ulaşıyor.

30 İLE 60 PUAN GELİYOR

Okul notlarının yerleştirme puanlarına etkisi 0.12. Bir aday okul notundan en düşük 30, en yüksek 60 puan alıyor. Sınav sonuçlarına okul notları eklendikten sonra adayların tercih yapacakları yerleştirme puanları ve başarı sıraları hesaplanıyor. Adaylar da bu başarı sıralarıyla tercih yapıyor.

Ancak tartışma burada başlıyor. Bazı okulların bol keseden not vermesi yani hormonlu notlar dağıtması adaylar arasında adaletsizlik nedeni oluyor. Okul notuyla adaylar sınav puanları eşit bile olmadıkları binlerce adayın önüne geçebiliyor. Tıpkı bu yıl olduğu gibi.

500'ÜN ÜZERİNE NASIL ÇIKILIYOR?

Gelin okul notu eklenince kaç 510 ve üzerinde aday olduğuna bakalım:

Temel Yeterlilik Testi (TYT):  1 öğrenci 500 tam puan alırken, okul notunun eklenmesiyle birlikte bu sayı 12 bin 996 oluyor.

Alan Yeterlilik Testleri (AYT)

Eşit Ağırlık (EA); 1 öğrenci iken 340.

Sayısal (SAY): 1 öğrenci iken 7 bin 29.

Sözel (SÖZ): 1 öğrenciyken 142.

Yabancı Dil Testi (YDT)

Almanca, Arapça, Fransızca, İngilizce ve Rusça dillerinde yapılan sınavda 1’er olmak üzere 5 öğrenci varken, okul notuyla birlikte 510 ve üzeri puan alanların sayısı 1178.

BU NOTLARIN KAÇI HORMONLU?

Hepimizin merak ettiği soruyu soralım: Bu öğrencilerden acaba kaçı hormonlu notlarla binlerce sıra kazandı. Bu sene lise tercihi yapılırken, çok sık dile getirilen bir konu oldu, veliler okulları “not dağıtımına” göre seçtiklerini açıkca eğitimcilere dile getirmeye başlamışlar. Yani tercihleri notlarını adaletli veren değil, bol keseden verenleri tercihlerinde kriter olarak kullandıklarını dile getirmişler.

Ne kadar üzücü ve düşündürücü bir eğitim gerçeği…

Ne dersiniz?